30 Kasım 2009 Pazartesi

na'me

sevgili cc,

nedense, dün durduk yere bodrumu gördüm rüyamda. sabah kahvaltı ederken bana, urla dolmuş'unun arka koltuğunda, kafanda şapkan ve benim yeşil tokam, (kız arkadaşının seni nasıl boynuzladığı gibi) önemsiz şeyler anlatıyordun.
Kahvaltıda, tam tereyağ bal kısmına gelince düşündüm...
insan, en sevdiği İstanbul'da, neden Bodrum'u özler ki?

akşam şişelerin dibinde kafamı kırıp, balkon'da otururken, şişenin dibinin senle dört gün gibi koktuğunu fark ettim.
görünmez balkon gibi. (2)
tık diye oturdu kafama. duydun sen de o sesi ve güldün. aklıma birden holly sezen'in şu şarkısı geldi.




Klipteki silik fotoğrafta sezen, bir şeyler anlatmak istermiş de rüyalardaki gibi sesi çıkmamışcasına, kalmış.
o an'da şarkıda söylediği her şey aklından geçmiş.
O kadar kırıkmış işte onun da kafası. Sanki o kadar kırıkmış ki, kalbi gibi, kırık kırık söylemiş şarkısını, aklımdan geçenler gibi.
sanki tanrıçaymışcasına sezen bizim hikayemizi izleyip, şarkısını söylemiş.
aynı şarkı gibi, dört kısa günden bana,
bir garip sızı kalmış,
bir de deli özlemin.

ben söylemiyorum. tanrıça söylüyor.

severim
aa


derkenar
İnsan böyle bir duyguyu yaşarken
Gerçek yaşamla tüm bağlantıları
Kopmuşçasına ayakları yerden kesiliveriyor
Hoş bir zaman bu bağlantısızlık da
Yaşam kadar gerçek ve doğal
Biliyor musun?

Hiç yorum yok: