22 Ekim 2009 Perşembe

annem duymasın

yıkanmalıyım. su. sabun. ve kokusu.
suyun olmayan.
sabunun olan.
deniz kokulu bir sabun almışım. denizde yıkanmayı da yıkanmak sayıyorum demek ki. üzerimde kalan tuzları ve denizin kokusunu da seviyorum. yıkanmaktan sayıyorum. ar'ınmaktan...

annem duymasın.

denizden sonra mutlaka yıkanmak gerekir çünkü. havuzdan sonra daha çok. ama denizden sonra da. mutlaka.
domuz gribi de var piyasa'da. piyasalarda her zaman yeni bi'şiler var zaten. korkunun karekökünden çoğaltılan. korkunun karekökünü alırsan bir sürü ilgisiz kelime elde edersin. domuz ya da kuş gribi gibi.

Korku Teorisi;

ama asal'ı temizlik'tir korku'nun.

olmak ya da olmamak.

bütün meseledir.

korku'yu bölersin. çıkarırsın. üstündeki giysilerin hepsini. sonunda pir-ü pak bir korku kalır elinde. temiz. atom bombası yaratabilirsin bundan. Orantısız bir güç'tür temizlik.

gel gör ki; kirlenmek aslen ve gerçekten güzeldir. (hani o annelere yönelik televizyon reklamında olduğu gibi) kirlenmeden, bulaşmadan pisliklere, oynamadan hayatın kanalizasyon kokan çamurlarında ne bir bok öğrenebilirsin ne de gelişebilirsin. koca kız olursun bu da koca(ya)kız demektir.
bana uymaz!

temizlik annesi bir hastanız varsa,(ya da temizlik hastası anne-ki ikisi de aynı yola çıkarlar) pisliklerinizi temizlemeyi annelik sayan, bunu benim kadar iyi an'layabilirsiniz ancak. zira temizlik hastası bir kadınla, hele de annenizse yaşamak, BM kontrolünde Liberya'da bir cezaevinden kaçmaktan daha zordur. Taşlar, sopalar kullanamazsınız.
Annenizdir. Tanrı en büyük kozunu anne konseptini oluştururken oynamış, cenneti de (belki) bu yüzden ayakları altına bırakmıştır.
Annem duymasın'da klasik bir Türk annesiyle, klasik bir koca(ya) kız modelinin psikolojik harpları var. harap. bitap.
başlayalım uğur'cum...

ceza/evi

1.Yıkanmak;

tüm eşyalar ve bezler alınır. Su ısınana kadar boşa akıtılmamalıdır. O nedenle kovaya doldurursun suyu ısınana kadar, ki; banyodan sonra topladığın saç kıllarını attığın tuvalet deliğine dökebilesin.

Saç, deyip geçmemek lazım. Saç önemli mevzudur. Kontrolün dışında dökülür çünkü.
O nedenle tek tek toplamalısın. Hem küvetten hem de yerlerden.
Küvette sabun köpüğü kalmamalıdır. Zira iz bırakır. Kovanın dibindeki suyu banyodan sonra bunun için kullanırsın.
Saçlarını kuruttuktan sonra önce bütün saçları toplar, tüm sabun köpüklerini yıkar, banyoyu, klozeti ve yerleri temizler ve tertemiz çıkarsın banyodan.
Banyoyu temizlenirken yeniden terler ve kirlenirsin ama aslan yıkandığı yerden belli olmalıdır sanırım o nedenle yıkadığın yerlerin değil (yapa/yalnız) yıkandığın yerin temiz olması (ele güne karşı) daha önemlidir.

Havluları banyoya assan bir türlüdür, balkona assan diğer türlü. Son zamanlarda ıslak katlanıp kaldırılmış havluların da eninde sonunda kuruduğunu fark etmenin avantajıyla odada bir yerlere katlanıp kaldırılır. Koku mu? Nem kokan havlulardan daha pis kokular evrende!

En azından kendi odamda eşyalarıma dokunulmaması konusunda yıllar süren savaşları ben kazanmış görünüyorum. Ama görünürde öyle sadece. Bunu da bilmiyor değilim. Evden ilk çıktığımda eşyalarım didiklenir ve hakkımda bir suç delili araştırılır.
Ben mi paranoyakça davranıyorum acaba?

Kendi evinizde psikolojik içsavaşlar yaşamak kadar rahatsız edici az şey vardır.
Belki de uzun süredir bu yüzden bavullarımla yaşıyorum fiziki olarak. Boşaltmıyorum içlerini ve yerleşmiyorum hiçbiryere. Zira evim yoktur henüz biliyorum.
Çizgi roman kolleksiyonumu mu? yoksa kasetlerimi mi attığında us/sal olarak annemin evinden ayrılmıştım acaba?

Ne zaman İstanbul oldu annem mesela?

Hep İstanbul gibi bir anne istedim belki de. Çocuklarıyla erkek arkadaşlarını konuşan ya da eşyalarını araklayıp giyen anneler aradım hep. Belki de o yüzden arkadaş anneleriyle hep yakın oldum.
Arkadaşla anne karışımı bir anne istediğimden.

annem?
duymasın.

Hiç yorum yok: