26 Eylül 2009 Cumartesi

Erkekler Kaça Ayrılır? (Dikkat!:Bir kitap eleştirisidir)

Erkekler kaça ayrılır? başlığını atmak kolay da, buna cevap bulmak oldukça zor. Erkek okurlardan geleceğini düşündüğüm "Peki ya kadınlar kaça ayrılır?" sorusunu kendi adıma, "romantizme aşık olanlar" ve "kendine aşık olanlar" diye yanıtlayabilirim.

Romantizme aşık olan kadınlar; hayatları boyunca aşkı arar, şanslı olanlar aşık olduğu erkekle evlenip, hanyayı konyayı görür. Şanssız olanlar; evde kalmış kız olgunluğuna gelene kadar ısrarla aşkı aramaya devam ederler.

Kendine aşık kadınlarsa, aşklarıyla birlikte doğduklarından, böyle dertlere tasalara sahip olmazlar. Peşlerinde koşturan erkek sürüsüyle, madam butterfly gibi ya da kaz sürüsünü güden çoban gibi, bir naz bir naz dolanırlar. Onların doğumu mutlu sondur zaten.

Erkekler kaça ayrılır? sorusuna dönecek olursak, bu soruya "Bıçağın keskinliğine ve elinizin maharetine göre istediğin parçaya" diye cevap veren de var, "hepsi aynı. Bire ayrılır" diyen de....

Size bahsetmek istediğim "Erkekler 1'e Ayrılır" adlı kitap da ismine baktığınızda,(bence) erkeklerde aradığını bulamamış kadınların, "nefret ve isyan duygularını körükleme amaçlı" pazarlama stratejisiyle piyasaya sürülmüş gibi görünüyor. Zira orjinal adı "Something Blue" olan kitabın adı (bizdeki kırmızı kurdelenin gelinin el değmemişliğini simgelemesi gibi) aslında ecnebi düğün geleneklerinde, gelinlerin bir yerlerinde mavi birşeyler bulunmasının uğur getireceği inancından geliyor.

Romantizm ve evlilik yazarı kategorisine sokulabilecek Emily Grifin, 6 yaşında ilk kitabını yazmış. Romantizme aşık kızların açlığını iyi bir yerinden yakalamış olmalı ki yazdığı bütün kitaplar da evlilik, aşk, mutlu yuva ve çocuklar etrafında dolanıyor.

Kitap; alışveriş ve ilgi takıntısı olan benmerkezci bir kızın zaten aldattığı erkek arkadaşının, en yakın dostuyla ilişkisini öğrenmesiyle başlıyor. Güzelliğinden başka bir özelliği olmayan kızımızın, akıllı, kültürlü başarılı en yakın dost Rachel üzerinden geçindiği yıllar son bulunca, kızımız da kendini ingiltereye atıyor. kavgalı bir erkek arkadaşının evine!

Aslında bundan sonrası Türk filmlerinde sıkça rastladığımız gibi; zengin şımarık kızın (bknz gülşen bubikoğlu), fakir ancak gururlu gençle (bknz tarık akan ya da kadir inanır) didişmeli bir şekilde başlayan ilişkilerinin aşk olduğunu fark etmeleri ve evlenmeleriyle son buluyor.

382 sayfalık romanı bu şekilde özetlemek mümkün. Anlayacağınız okumazsanız birşey kaybetmeyeceğiniz bir kitap. Tek ilginç yanı "Erkekler 1'e ayrılır?" gibi feminist bir söylemin altından evlilik özlemini saklamış olmaları ki bu paradoksa da bu kadar para vermeye değmez bence.

Hiç yorum yok: